ASYOD Uyku Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mehmet Karadağ, uyku sağlığının altın anahtar olduğunu vurgulayarak, “Ehliyet için sağlık raporu alırken uyku apnesi sendromunun sorgulanması artık yasal bir zorunluluk” açıklamasında bulundu.
Ehliyet yönetmeliğindeki değişiklikle, mevcut ehliyet sahiplerinin belirli bir teste tabi tutulması zorunlu hale geldi. Testi geçemeyenlerin ehliyetlerinin geri alınabileceği bildirildi. Bu yeni düzenleme, sürücülerin yetkinliğini düzenli olarak değerlendirmeyi amaçlıyor.
Akciğer Sağlığı ve Yoğun Bakım Derneği (ASYOD) tarafından düzenlenen Uluslararası Katılımlı Akciğer Sağlığı Kongresi (UASK) 2024, Antalya’nın Belek Turizm Merkezi’ndeki bir otelde gerçekleştirildi.
ASYOD Uyku Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mehmet Karadağ, bu yılki Dünya Uyku Günü’nün sloganını “Küresel Sağlık İçin Uyku Eşitliği” olarak belirlediklerini açıkladı.
Prof. Dr. Mehmet Karadağ, sağlık için kilit öneme sahip olan uykunun herkesin temel bir hakkı olduğunu vurgulayarak, Dünya Uyku Konfederasyonu’nun bu yılki temasının ‘küresel sağlık için uyku eşitliği’ olduğunu belirtti. Karadağ, sözlerine şöyle devam etti:
Tüm dünyada insanların sağlıklı uyuması gerekiyor; çünkü sağlıklı bir uyanıklık için sağlıklı bir uyku gerekiyor. Sağlıklı uyku, uyku sırasında sağlıklı nefes alıp vermekle başlar. Günümüzde yaygın olan uyku apne hastalığı, kişinin uyurken nefes almasını engeller. Rahat uyuyamayan kişiler, sağlıklı bir uyanıklık yaşayamazlar ve bu durum tüm beden, ruh ve beyin sağlığını etkiler. Trafik ve iş kazalarının birçoğunun sebebi de uyku apnesidir.
Uyku apnesinin önemli bir konu olduğunu ve bu nedenle Avrupa’da ve Türkiye’de bazı yasal düzenlemelerin yapıldığını belirten Karadağ, şöyle konuştu:
Örneğin sürücü belgeleri için uyku apnesi olmayan kişilerin olması gerektiğini vurgulayan Karadağ, uyku apnesi olanların tedavi olup ardından sürücü belgesi alması gerektiğini belirtti. Aksi takdirde, tüm trafik kazalarının altında uyku apnesinin yattığını ifade etti. Karadağ, “Yasalarımıza göre bu yıl 31 Aralık 2024 tarihi eski sürücü belgelerinin son tarihi. Eskiden sürücü belgesi ömür boyu geçerliydi, ancak 2016 yılında çıkan yasa ile artık ağır vasıtalarda 5 yılda bir, diğer araçlarda ise 10 yılda bir yenilenmek zorunda ve her yenilenişte sağlık raporu alınması gerekiyor. Bu sağlık raporlarında uyku apnesi sendromunun sorgulanması yasal bir zorunluluk haline geldi. Uyku apnesi olan kişilerin direksiyon başına geçmemesi ya da geçeceklerse mutlaka tedavi olmaları gerekiyor” dedi.
Karadağ, bir kişinin nefes aldığının farkına varması durumunda bir nefes darlığının başladığını işaret ederek, şunları ekledi:
Karadağ, horlamanın ve belirgin nefes alışverişinin uyku sırasında nefes darlığının bir işareti olduğunu belirterek, şunları söyledi: “Horlamak, uyku sırasında nefes almanın zorlaştığını gösterir. Horlayan kişiler genellikle uyurken zor nefes alırlar ve bu sırada nefesleri durursa tehlike işareti olarak kabul edilir. Uykuda nefesin sık ve uzun süreli durması, sağlığı olumsuz etkiler. Dünya Uyku Günü, 15 Mart’ta dünyada bu konuda farkındalık yaratmak için etkinlikler düzenleniyor. Bu tarih aynı zamanda gecenin ve gündüzün eşit olduğu döneme denk gelir, ki bu insan sağlığı için sembolik bir anlam taşır. Uyku düzeni, çocukluktan yaşlılığa kadar farklılık gösterir. Yeni doğan bebekler günlük 16-18 saat uyurken, sağlıklı bir yetişkinin 6-9 saat arası uyuması önerilir ve önemlidir.
Uyku ve uyanıklık arasındaki dengeyi vurgulayan Karadağ, her bireyin uyku sağlığında eşit fırsatlara sahip olması gerektiğini vurguladı. Ramazan ayında sahura kalkmanın önemine de değinen Karadağ, sözlerini şu şekilde tamamladı:
Uyku gece boyunca sürekli tek bir şekilde devam etmez. Sağlıklı bir uykuda, kişi genellikle dört ila altı kez uyku döngüleri yaşar. Bu döngüler, yüzeysel uyku, derin uyku ve REM uykusundan oluşur ve yaklaşık olarak 90 ile 120 dakika sürer. Her iki saatte bir bir uyku döngüsü meydana gelir.
Ve bu döngü gece boyunca dört ila altı kez tekrar eder. Sağlıklı bir döngü tamamlandıktan sonra ikinci bir döngüye geçmeden önce kısa bir uyanıklık dönemi yaşanır. Bu kısa uyanıklık dönemleri, sahur dönemine denk gelirse, uzun bir uyanıklık dönemi olabilir. Bu durum, kişiyi pek etkilemeyecektir; ancak eğer sahur, sabaha karşı gerçekleşiyorsa ve kişi daha sonra uyumayacaksa, sorun olmayacaktır. Ancak uyuyacaksa, en az bir iki saat daha uyuyabileceği bir ortamın olmasını öneriyoruz. Sağlıklı bir uyku döngüsü için yaklaşık iki saatlik bir süreye ihtiyaç vardır. Sahurda uyanmanın işçiyi fazla etkilemeyeceğini belirtmek gerekir. Ancak mümkün olduğunca erken saatte yatmalarını öneriyoruz. Uykusunu aldıktan sonra, günlük hayatında herhangi bir sorun yaşamayacaktır.